31 Mart 2024 yerel seçimlerde Bağımsız Erzincan Belediye Başkan adaylığını açıklayan Yüksel Çakır, basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Bağımsız Erzincan Belediye Başkan adayı Yüksel Çakır ,Erzincan halkına hizmet konusunda el birliği ile bu süreci bütün arkadaşlarımızla birlikte sürdürüp tercihi hemşerilerimize ve kent sakinlerine bırakacağız’ dedi.
Özel bir otelde gerçekleştirilen toplantıya basın mensuplarıyla bir araya gelen Yüksel Çakır, Erzincan bizi tanıyor. Bizim siyasi anlamda geçmişteki yaptığımız görevleri biliyor ifadelerine yer veren Çakır, bu görevleri sürdürürken ortaya koyduğumuz yaklaşımı, hassasiyetleri, gayreti, çabayı, fedakârlıkları biliyor ‘ dedi.
Çakır konuşmasınınn devamında şunlara yer verdi: ‘ Bağımsız Erzincan Belediye Başkan Adayı ve eski Erzincan Belediye Başkanı Yüksel Çakır; “31 Mart Mahalli İdareler Yerel Seçimlerini ve bu seçimlere girerken Erzincan’ı konuşacağız. Bilindiği üzere Erzincan'da bağımsız aday olarak ittifak adayı Yeniden Refah Partisi'nin, HÜDAPAR’ın, İYİ Parti'nin, Cumhuriyet Halk Partisi'nin adayları ve diğer partilerin adayları bu seçimde yer almak üzere gösterdikleri adaylarla birlikte hayırlı bir yarışa, bir sürece başlamış bulunuyoruz. Öncelikle Erzincan'a hizmet etmek için aday olan tüm arkadaşlara ve onlarla birlikte çalışma sürdüren tüm ekiplere bu süreçte Erzincan’ımıza sağladıkları ve sağlayacakları değer için şimdiden kolaylıklar diliyorum.
Tabii bir ilki yaşıyoruz. Bu da şu. Erzincan'da ilk kez yerel seçimde resmi olarak iki partinin ittifak yaptığı ve bir adayı yarışa soktuğu, diğer partilerin adaylarını olarak süreç içerisinde gösterdikleri ve Erzincan siyasi tarihinde bağımsız bir belediye başkan adayının bu yarışın içerisinde yer aldığı bir süreci yaşıyoruz. Bu açıdan bakıldığı zaman ittifak adaylığının da bağımsız adaylığın da bu sürece neler katacağı, bizlere neler yaşatacağını tecrübe edeceğiz. Temenni ediyorum ki tüm aday arkadaşlarımız ve siyasi partiler yine beraberinde bağımsız aday olarak biz ve bizimle birlikte geçmişte siyaset yapmış ve bu gönüllü hareketin bir parçası olmuş arkadaşlarımız, bu süreçte ortaya koyacağımız çalışmalarla toplumun tüm kesimlerinin sesi ve soluğu olacağız. Her birimiz bu sürece dolayısıyla Erzincan'a bu anlamda değer sağlayacağız.
Biliyoruz ki rekabetin olduğu yerde mutlaka seviye yükselir. Kalite artar. Muhasebe yapılır. Hem geçmişin hem bugünün hem de geleceğin beklentileri yeniden masaya yatırılır. Bu konuda gerek tecrübeler gerek deneyimler bilgi ve birikimler özellikle şehrin yaşantısına günlük hayatta da beraberinde belediyecilik hizmetlerinde de yine Erzincan'ın geleceğine dair fikir ve düşüncelerin de bu süreçle birlikte bariz bir şekilde ortaya çıkartıldı. Sonuçta inşallah Erzincan halkının güven duyduğu, destek verdiği ve seçimler sonrasında görevi üstlenecek olan belediye başkanı, onun ekibi ve belediye ile birlikte diğer kurum ve kuruluşların tümünün hep birlikte bu fikirlerden, düşüncelerden, projelerden yola çıkarak geleceğimizin teminatı olan evlatlarımızın, çok kıymetli gördüğümüz hanımefendilerin, gençlerimizin, yaşlılarımızın engellilerimizin hayatını günlük hayatını normal sürdüren kardeşlerimizin, esnafımızın, tüccarımızın, çiftçimizin ve memurumuzun daha refah içerisinde yaşadığı, günlük yaşam kalitesinin her konuda sosyal alanlarla ilgili, kültürel alanlarla ilgili yürütülen faaliyetler ve bundan istifade edilen konularla ilgili, ulaşımla ilgili, şehirde yürütülen rutin hizmetlerle ilgili, eğitimle ilgili, sağlıkla ilgili hülasa insanı ilgilendiren tüm alanlarda çalışmaların bir şekilde ortaya konulduğu ve kazanımların elde edildiği bir sürece dönüşür. Bizim çıkışımızın buna bir katkı sağladığını düşünüyoruz. 20 Şubat tarihine kadar Erzincan'da sadece ihtimaller konuşulurken, olacak olmayacak soruları üzerinden insanların bir şekilde gündemi takip ettikleri bir noktadan bugün bu rekabetin Erzincan'a neler kazandıracağı, bu kazanımların yarın gelecekte hayata nasıl geçirileceği Allah’a hamdolsun konuşulmaya başlanmıştır. Sadece bu yönüyle bile bakıldığında bu seçime bizim bir katkı sağladığımız ortadadır.
Olayın bir diğer yönü her birimiz bu süreçte aday olan arkadaşlarımızla beraber onlarla hareket eden yine şehre değer sağlamaya çalışan çalışma arkadaşlarıyla beraber birbirimizi dünden bugüne bugünden yarına her açıdan tanıyoruz. Dolayısıyla bu süreçte kamuoyunda insanları farklı eğilimlere sürüklemek için, farklı çabalara girmenin sadece gelecek adına şehrimizin toplumsal yapısında sakinliği ve komşuluk hukukunda hülasa bu kenti oluşturan tüm insanların birbiriyle olan ilişkilerinde bir zedeleme ve bir hasara sebep olmaması adına her birimizin kampanyalarını çok olgunluk içerisinde dengeli bir şekilde birbirimizi tanıdığımız için sadece bu yönlendirmeyi yapmak adına bir politik münazaraya dönüştürmeden sürdürmesi lazım. Kampanyalarımızı sürdürürken hemşerilerimizin günlük yaşamlarını olumsuz etkileyeceği, bu şehirde yaşayan insanların ses ve gürültü, bununla birlikte çevresel kirliliklere maruz kalmamasını yine beraberinde ortada dolaşan ve dediğim gibi toplumu, toplumun eğilimini şekillendirmek adına insanların huzurlarını kaçıracak ifadelerden, yine özellikle seçim materyalleri ile insanlara gına getirttirecek süreçten uzak durmalıyız. Çünkü biliyoruz ki 31 Mart seçimlerinden sonra Erzincan normale dönecek. Bugünkü düşünceler bir kenara bırakılacak. Sohbetler yapılacak. Kahveler, çaylar içilecek. Hayat devam edecek. Dolayısıyla bu seçime bu anlamda çok çok beklenenin dışında bir anlam ve mana yüklemenin de şehre bir katkı sağlayacağını düşünmüyorum.
Buradan yola çıkarak şunu söylüyorum: Erzincan bizi tanıyor. Bizim siyasi anlamda geçmişteki yaptığımız görevleri biliyor. Bu görevleri sürdürürken ortaya koyduğumuz yaklaşımı, hassasiyetleri, gayreti, çabayı, fedakârlıkları biliyor. Hatalarımızı da biliyor. Eksiklerimizi de biliyor ama bunun dışında elimizdeki imkanların yetersiz olduğu yerde ne kadar gayret sarf ettiğimizi de biliyor. Bugün bunlar bizim en büyük referanslarımız.
Siyasetin içerisinde olmadığımız da bir kenarda çekilip, siyaseti bıraktıktan sonra bir küskünlük dargınlık içerisinde olmadığımızı, şehrin istihdamına, ekonomisine şehrin kültürel hayatına sosyal hayatına normal hayatımızı sürdürürken bile ne tür katkılar sağladığımızı da biliyor. Sonrasında gelişen süreçte meselelerin milli bir meseleye dönüştüğünde nasıl bir tavır sergilediğimizi de biliyor. Ortak paydamız olan vatanımız, milletimiz ve bayrağımız olduğunda bu hassasiyeti nasıl bir yaklaşımla ortaya koyduğumuzu da biliyor. Demokrasiye ne kadar inandığımızı da güvendiğimizi de biliyor. Devletimize ne kadar bağlı olduğumuzu da biliyor. Geçmişte siyasi hayatımızdaki ortaya koyduğumuz yaklaşımı, çizgiyi de biliyor ve siyasetin etik kurallarına bağlılığımızı da biliyor. Bu doğrultuda biz bugüne kadar yaptığımız ve ortaya koyduğumuz çalışmaların ortaya koymuş olduğumuz yaklaşımın hiç kimseye rahatsızlık içerisine sokacak bir şekilde gelişmediğini gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Ancak bundan sonra istiyoruz ki bu doğrultuda işler yürüsün. Olay farklı mecralara kaydırılarak şekillenmesin. Boyut değiştirmesin. Çünkü 31 Mart'tan sonra birbirimizin hem yüzüne bakacağız ziyaretine gideceğiz hem hizmet edeceğiz hem de hizmet alacağız. Dolayısıyla ortak faydamız olan Erzincan, Erzincan halkına hizmet konusunda el birliği ile bu süreci bütün arkadaşlarımızla birlikte sürdürüp tercihi hemşerilerimize ve kent sakinlerine bırakacağız.
Çünkü biliyoruz ki; Erzincan sadece burada yıllardır yaşayan hemşerilerimizden ibaret değil kalıcı olarak değil. Erzincan’da geçici olarak görev yapan ve gittiği zaman Erzincan’ımızı bu anlamda gittiği yer neresi olursa olsun övgüyle bahsettiğinde onurlandıracak bir şekilde iyi tanıtacak memurlara ev sahipliği yapıyor. Türk Silahlı Kuvvetlerinin değerli mensuplarına, emniyet teşkilatımızın kıymetli ve fedakar mensuplarına, sağlıkta, eğitimde tüm kurum ve kuruluşlarda görevi münasebetiyle Erzincan'da kalan ve daha sonra başka yerlere tayinleri çıktığında burada yaşadığı günleri, gördüğü şeyleri -siyasi atmosfer de buna dâhil- eğitimi, kültürü, sosyal hayatı ve burada hülâsa ülkenin bir parçası olan Erzincan’ımızın güzelliklerini yine oralara taşıyacak fahri hemşeri olmalarını arzu ettiğimiz memurlar da bu şehirde yaşıyor. Diğer taraftan burada Erzincan’da üniversite öğrencilerimiz var. O öğrencilerimiz burada bizlerin ortaya koyacağı yaklaşım, esnaflık yaparken ortaya koyduğumuz anlayış, ticaret yaparken ortaya koyduğumuz anlayış, ulaşımdan eğitime, sağlıktan spora, kültürden sosyal hayata ortaya koyduğumuz yaklaşımla bizim daha sonraki hayatta Türkiye'nin, dünyanın her yerine dağılmış olan fahri elçilerimiz olacak bu arkadaşlarımız.
Dolayısıyla şunu söylemeye çalışıyorum: Erzincan bu unsurların ve bu kesimlerin tümünden oluşuyor. Bizim bu süreçte ortaya koyacağımız olgunluk inanın Erzincan'ın bu anlamda tanıtımına da bununla ilgili var olan intibaya da büyük katkı sağlayacaktır. Ben bu hassasiyeti tüm arkadaşlarımızın göstereceğine her zaman olduğu gibi Erzincan insanına yakışır bir tavırla bu süreci geçireceğine yürekten inanıyorum. Yaptığımız bugüne kadarki çalışmalara bundan sonra bu anlayışla devam edeceğiz. Yine inanıyoruz ki; bizler neyi söylersek söyleyelim, neyi ifade edersek, ortaya koysa koyalım söz de kararda sonunda milletin olacak. Millet ne diyorsa sonuç o şekilde tezahür edecek. Biz hemşerilerimize, Kent sakinlerine inanıyoruz. Onların 2009-2014 yılında ortaya koyduğumuz katılımcı belediyecilikle, hemşerilerimizin hoşgörüleriyle, şehirde yürüttüğümüz altyapı üst yapı çalışmalarıyla, yine kentsel dönüşüm çalışmalarıyla, çevresel dönüşüm çalışmalarıyla, idari ve kurumsal yapıda belediyede yürüttüğümüz çalışmalarla ve 10 yıllık o gün ortaya konulan yerel kalkınma planıyla ilgili olarak bunu takip etmelerini ve bundan sonra buna ilave yapılacak çalışmalarla bizleri sadece bu doğrultuda değerlendirmelerini arzu ediyoruz. Kaybedeni olmayacak bu yarışın hem hemşerilerimize hem Erzincan’ımıza hem de ülkemize şimdiden hayırlar getirmesini diliyorum. Bu yarış içerisinde olan arkadaşlarımızın her birine kolaylıklar diliyor, saygılar sunuyorum.” Dedi.